İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) Genel Başkanı Kemal Ergün, ABD Hükûmeti’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma hamlesine karşı BM Genel Kurulu’nda alınan karar münasebetiyle bir açıklama yaptı. “Genel Kurul’da güçlü olanın arzusuna göre değil, akla uygun olan karar alınmıştır. Oylamanın neticesini memnuniyetle karşılıyoruz.” diyen Ergün sözlerini şöyle sürdürdü:

“Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda alınan karar birçok açıdan sevindiricidir. İlk olarak, bu karar uluslararası toplumun ABD ve İsrail hükûmetlerinin yürüttükleri politikaya karşı çok açık ve net bir karşı duruş mahiyetindedir. Her iki taraf da artık hukuk çerçevesi içerisinde hareket etmeli, günübirlik hesaplardan uzak, sorumlu bir politika izlemelidir.

Diğer ülkeleri finansal tehditlerle yıldırmaya çalışma hamlesi hazin bir şekilde başarısızlığa uğramıştır. Bu çok önemli ve ümit verici bir husustur; zira bu sefer güçlü olanın değil, hukuk ve aklın dediği olmuştur. İsrail ve ABD hükûmetlerinin Kudüs meselesinde oldu bittiye getirip kabul ettirmeye çalıştıkları bu uygulama bölgenin huzuruna hizmet etmemekle birlikte, tam aksine çatışmaların sertleşmesine sebep olacaktır.

BM oylamasının bir diğer memnuniyet verici neticesi de, uluslararası toplumun ‘ben yaptım oldu’ zihniyetinin ürünü tek taraflı dayatmalarla Filistin ve İsrail arasındaki çatışmaların sonlandırılamayacağını bir kez daha vurgulamış olmasıdır. Bu sebeple, Genel Kurul’da lehte oy kullanarak ABD Hükûmeti’nin tek taraflı dayatmasına hayır diyen bütün ülkeler teşekkürü hak etmektedir.

Bu çatışmanın çözümü ancak her iki tarafın ve güvenilir arabulucuların yer aldığı müzakerelerle mümkündür. ABD Hükûmeti bu tavrı ile arabulucu olamayacağını açıkça ortaya koymuştur. Artık uluslararası toplum daha fazla sorumluluk taşımakta, bu arabuluculuk görevini üstlenerek çatışmanın son bulması için elini taşın altına koymak durumundadır.

Bizler bölgedeki insanların acısını daha da derinleştiren, yangına körükle giden her türlü adımı reddediyoruz. Buna karşın, barışa hizmet eden ve insanların yaşam şartlarını kalıcı olarak iyileştirmeye matuf bütün adımları sonuna kadar destekliyoruz.”