CUMA HUTBESİ

Hutbe – Sorumluluğumuzu yerine getirelim

24 Şubat 2006

Muhterem kardeşlerim,

Rabbimize sonsuz hamd u senalar olsun ki, insan olarak yaratılmışız, insanlar içerisinden de müslüman kılınmışız. Kendini tanıyan insan için bundan daha değerli bir nimet düşünülemez. Şuursuz bir varlık veya münkir bir insan olabilirdik. Sorumluluğunu tanımayan milyonlardan biri de biz olabilir, yüce Yaratıcıyı inkar ederek isyan içinde olabilir; bundan dolayı da dünya ve ahirette saadet ve mutluluktan eser bulamıyabilirdik. İnanıyoruz ki, Rabbimiz bize İslam’ı ihsan buyurduğu gibi sonumuzu da husran değil, bahtiyar kılacaktır.

Herşey Allah’ın dilemesi ile olur. Allah, bizim müslümanlardan olmamızı dilemiş, bizler de müminlerden olmuşuz. Bizim özel bir dilekçemiz söz konusu olmamış. Onun için bulunduğumuz makam aynı zamanda büyük bir nimettir. Her nimetin mutlaka bir de külfeti vardır. İslam gibi bir nimetin elbette külfeti de büyük olacaktır. İslam nimetinin külfeti, O’nu yaşamak, yaşanması için gayret etmek; bu manada maddi-manevi hertürlü imkanı bu uğurda seferber etmektir.

Muhterem kardeşlerim,

Tarih boyunca İslam nimetine nail olan insanlar, O’nun kadir ve kıymetini takdir ettikleri sürece yücelmişler ve insanlığa örneksiz güzellikler sunmuşlardır. Ne zaman ki İslam, kendisinin değerini bilmiyen insanların elinde kalmış, o zaman da Allah, bu yüce nimeti alarak, daha layık insanlara ikram etmiştir. El-hamdülillah bu ikrama nail olan milletlerden birisi olarak, bizim daha dikkatli olmamız ve bu nimetin hakkını vermemiz gerekmektedir. Diğer taraftan her ne kadar birçok yönden bu dini yaşayıp, yaşatmamız, engellenmeye çalışılsa da, birer müslüman olarak, her türlü maniaya karşı göğüs germemiz ve dinimize sahip çıkmamız, bu nimetin kadrini bilmektir. Yoksa -Allah korusun- Maide Suresinin 54. ayetinde hakikat bulan manzara ile biz de karşı-karşıya kalabilir, ebedi hüsrana uğrayanlardan olabiliriz. Rabbimiz buyuruyor ki: ” Siz ey imana ermiş olanlar! Eğer imanınızı kaybederseniz, Allah, zaman içinde (sizin yerinize) O’nun ve O’nu seven insanlar geçirecektir; müminlere karşı alçak gönüllü, hakikatı inkar edenlere karşı onurlu; Allah yolunda üstün çaba gösteren ve kendilerini kınayabilecek kimselerin kınamasından korkmayan (insanlar): Bu, Allah’ın dilediğine bağışladığı lütfudur. Allah (lütfunda) sınırsızdır ve herşeyi bilendir. “ (Maide Suresi:54)

Aziz Kardeşlerim,

En büyük nimetimiz dinimizi, yaşama ve yaşatma noktasında en önemli şey, onun gereklerini yerine getirirken, yapacağımız maddi-manevi fedakarlıklardır. Bilhassa bu dini ayakta tutma manası taşıyan gayretleri, maddi olarak desteklemek, bu manada yapılan çalışmalara yılda bir defa bile olsa katkıda bulunarak sorumluluğumuzu yerine getirmek, çok büyük anlamlar ifade eder. Bir de buna yardım ve desteğe ençok muhtaç olunan dönemin hassasiyeti eklenince durum daha da önem arzeder. Müslümanlardan bir kısmının bile, karşılaşmış oldukları mecazi zorlukların verdiği şaşkınlıkla, İslam’dan adeta kaçar hale geldikleri ve İslam’ı telaffuz etmeye çekindikleri bir dönemde, din ve davasına sahip olan insanlardan olmak, payelerin en yücesi, bu sayede elde edilecek karşılık ta, ödüllerin en değerlisidir. Çünkü zor zamanda davaya sahip çıkmakla, bolluk ve rahatlık döneminde o davanın içinde yer almanın değeri eşit olamaz. Şu ayet-i kerime bu durumu ne kadar da güzel tesbit etmiştir: ” Göklerin ve yerin mirasının (tek başına) Allah’a ait olduğunu gördüğünüz halde neden Allah yolunda sınırsız harcamazsınız? İçinizden Fetih’ten önce (Allah yolunda) harcayan ve savaşanlar (bundan kaçınanlar ile) eşit olmazlar; bu öncekilerin derecesi (Fetih’ten) sonra harcamaya ve savaşmaya başlayanların derecesinin üstündedir, halbuki Allah (kendi yolunda çaba sarfedecek) herkese en güzeli vaad etmiştir. Ve Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır. “ (Hadid Suresi: 10)

Bundan dolayıdır ki, değerli kardeşlerim,

İşte tam da zamanı olan bugünlerde şu mübarek ayeti de düstur edinerek, dinimize sahip çıkalım, üzerimize düşen maddi sorumluluklarımızı yerine getirelim, bu manada yapılan çalışmalara az-çok demeden katkıda bulunalım, hiç olmazsa yapılan çalışmalara engel teşkil edecek tutum ve davranışlara girmeyelim. Rabbimiz teala hz.leri buyuruyor ki: “.. Ve muhakkak ki Allah, O’nun davasına arka çıkanlara yardım edecektir. Çünkü Allah (her şeyi hükmü altında tutan) en yüce iktidar sahibidir .” (Hac Suresi: 41)

PHP Code Snippets Powered By : XYZScripts.com