İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) Genel Sekreteri Ali Mete, Berlin SPD Fraksiyon Başkanı Raed Saleh’in Müslüman karşıtı ırkçılıkla mücadeleyi eyalet anayasasına dahil etme talebi ve güncel “Claim” raporu sebebiyle bir açıklama yaptı.

Islam Toplumu Millî Görüş (IGMG) Genel Sekreteri Ali Mete, CLAIM Ağı tarafından yayımlanan ve Berlin’de İslam karşıtı vakalardaki artışı gözler önüne seren 2024 yılı raporu sonrası açıklamalarda bulundu. Berlin SPD Fraksiyon Başkanı Raed Saleh’in Müslüman karşıtı ırkçılıkla mücadelenin eyalet anayasasına alınması yönündeki çağrısına destek verdi. Mete, “Berlin Anayasası güncellenmeli, İslam düşmanlığına karşı koruma açıkça güvence altına alınmalıdır.” dedi.

“Geç Kalmış Ama Doğru Bir Adım”

Berlin’de yalnızca 2024 yılı içinde Müslümanlara yönelik 644 ayrımcılık ve saldırı vakasının belgelenmiş olmasının oldukça çarpıcı olduğunu vurgulayan Mete, bu olayların başörtülü kadınları, çocukları ve çalışan kesimi doğrudan etkilediğini söyledi. “Bu artık sadece bir toplumsal sorun değil, anayasal bir gerçeklik meselesidir.” diyen Mete, Berlin Anayasası’na söz konusu koruma maddesinin eklenmesinin gecikmiş ama önemli bir adım olacağını dile getirdi.

“Irkçılıkla Seçici Mücadele Olmaz”

IGMG Genel Sekreteri, Almanya’daki bazı eyalet anayasalarında antisemitizme karşı özel koruma maddelerinin yer aldığını hatırlatarak, “Bu elbette yerinde ve gereklidir. Ama aynı kararlılıkla İslam düşmanlığına karşı da adım atılmalıdır. Irkçılıkla inandırıcı bir mücadele bütüncül olmalıdır, seçici değil.” ifadelerini kullandı.

“Eşit Onur, Eşit Koruma”

IGMG olarak taleplerinin net olduğunu belirten Mete, sadece Müslümanları değil, tüm etnik ve dini azınlıkları kapsayacak şekilde, insan onurunu esas alan bir anayasal düzenleme yapılması gerektiğini söyledi. Mete, “Şehrimizde her gün yaşanan nefret ve ayrımcılık vakalarına artık hukuken sessiz kalınmamalıdır. Her insanın onurunun korunması, bu onurun açıkça tanınmasıyla başlar.” diyerek sözlerini tamamladı.

(camiahaber)