CUMA HUTBESİ

Katılaşmış kalpten Allah’a sığınmak

30 Ekim 2015
Takke Tesbih AhşapMuhterem Müslümanlar! Allah Bakara suresinde şöyle buyuruyor: “Sonra, bütün bunların ardından kalpleriniz yine katılaştı, şimdi de taş gibi ya da taştan da beter hâle geldi. Çünkü taşlardan öylesi var ki; içinden nehirler kaynıyor, yine öylesi var ki, çatlıyor da bağrından sular fışkırıyor, öylesi de var ki, Allah korkusundan yerlerde yuvarlanıyor... Ve sizin neler yaptığınızdan Allah gafil değildir.”[1]

Aşure Günü

23 Ekim 2015
Kur'an Sayfa Tesbih TuruncuMuhterem Müslümanlar! Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in Mekke’den Medine’ye hicret ettiği tarih Müslümanlarca takvim başlangıcı; 1 Muharrem bu takvim yılının ilk günü, Muharrem ayı ise hicri takvimin ilk ayı olarak kabul edilmiştir. Bundan dolayıdır ki, muharrem ayı İslam tarihinde müstesna bir yere sahiptir. Muharrem ayının onuncu gününe de “Aşure Günü” denir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), muharrem ayına çok değer vermiş, “Ramazan orucundan sonra en faziletli oruç, Allah’ın değer verdiği ay olan muharrem ayında tutulan aşure orucudur.”[1] buyurmuş ve bizatihi kendisi de bu ayda oruç tutmuştur.

Kötülüğe iyilikle karşılık vermek

16 Ekim 2015
RahleMuhterem Müslümanlar! Hutbemizin girişinde okuduğumuz âyet-i kerîmede Allah Teâlâ şöyle buyurur: “İyilikle kötülük bir olmaz, sen (kötülüğü) en güzel bir şekilde önle. O zaman seninle arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki candan bir dost olur.” [1]

Hicret: Muhacir ve ensar olmak

09 Ekim 2015
Mimber LambalarMuhterem Müslümanlar! Miladî 622 yılı, insanlık tarihinin en önemli dönüm noktalarından birisidir. Bu tarihte, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ve ashabı Mekke’yi bırakıp Medine’ye hicret etmişlerdir. Asıl hicret, bu iki şehir arasında yapılan bir göç olmamış, şirkten tevhide ve sadece Allah’a kulluğa giden bir göç olmuştur. Onun içindir ki, tarih boyunca pek çok hicret yaşandı ise de, hicret denildiğinde herkesin aklına bu hadise gelmektedir.

Emrolunduğun gibi dosdoğru ol!

02 Ekim 2015
Takke Tesbih TuruncuMuhterem Müminler! Yüce dinimizin direği olan namazlarımızda kıble olarak nasıl ki istikametimiz sadece Kâbe ise, Allah’a kulluğumuzdaki istikametimiz de bir bütün olarak İslam olmak zorundadır. Kısacası, Kâbe’ye yönelmeden kılınan namaz sahih olmayacağı gibi, İslam’ın çizdiği dosdoğru yoldan saparak da iyi bir kul olunamaz. Dolayısı ile istikamet dosdoğru olan İslam yolunda dosdoğru olmaktır.

Ümmetin Selâmı

25 Eylül 2015
Muhterem Mü’minler! Esselâmu Aleykum! Bu selâm, ümmetin size selâmıdır. Dun yaptığımız bayram için kendileri gönderdiğiniz Kurbanları kestiler. Bugün ve yarın da kesmeye devam edecekler. Sizler ki, Kurbanlarınızı onlar için gönderdiniz, onlara elçi olarak kardeşlerinizi ve selâmlarınızı gönderdiniz, onlar da sizlere en içten ve gönülden gelerek selâmlarını gönderdiler. Esselâmu Aleykum!

Vakit kurban vaktidir…

18 Eylül 2015
Rahle“Artık ondan hem kendiniz yeyin, hem de yoksula, fakire yedirin.” (Hac suresi, 22:28) Muhterem Müslümanlar! Dünya bir durak, bizler ise birer yolcuyuz. Yeryüzündeki hayatımız, bu yolculuğun sadece bir bölümünden ibarettir. Ortaya koyduğumuz eylemler dünyada bir sonuç doğurduğu gibi sonraki süreçler için de belirleyici öneme sahiptir. Bu manada güzel bir akıbet için iyi tohumlar ekmek gerekir […]
PHP Code Snippets Powered By : XYZScripts.com