CUMA HUTBESİ

Hutbe: Yeni Miladi Yıla Başlarken

25 Aralık 2018 Takke Tesbih Ahşap
Takke Tesbih Ahşap

Muhterem Müslümanlar!

Bir günün, bir ayın, bir yılın sona ermesi hiç şüphesiz önemli bir hadisedir. Çünkü her geçen gün, her biten ay, her sona eren yıl, insanın ömür sayfasından koparılan bir yapraktır. Bugünlerde ise miladi yılın son günlerini yaşıyoruz. Ömür sermayemizden bir yıl daha eksilmekte. Allah’ın verdiği en büyük nimet, bizleri yoktan var eylemesidir. İmanımız ve ibadetlerimiz, var olmamız ile anlamlı ve mümkündür. Varlığımızın en büyük delili ise, zaman denen sürecin içerisinde ömür diye nitelen hayat nimetidir. Yüce Rabbimiz hepimize hayırlı, bereketli ve sağlıklı bir ömür lütfeylesin. 

Kıymetli Kardeşlerim!

Zamanın tanzimi için birer vesile olan ay da güneş de Allah’ın ayetlerindendir. Aslolan, Hak Tealâ’nın bizlere bahşettiği zaman nimetini ve emanetini nasıl değerlendirdiğimizdir. Sayılı nefeslerimizi nasıl ve hangi amaçla harcadığımızdır. Ömür denen sermayemizi yaratılış ve varlığımızın gayesine uygun olarak kullanıp kullanmadığımızdır. Hayatımızın hiçbir dönemini boş geçirmememizi bize emreden Mevlamız; “Öyleyse, bir işi bitirince diğerine koyulup devam et. Ancak Rabbine yönel ve yalvar.”[1] buyurmaktadır.

Aziz Cemaat!

Peygamber Efendimiz, hayatın akışı içinde dikkat etmemiz gereken hususları veciz bir üslupla ifade etmektedir: “Beş şey gelmeden önce beş şeyden istifade et; ihtiyarlıktan önce gençliğinden; hastalıktan önce sağlığından; yokluktan önce varlığından; meşguliyetten önce boş zamanından; ölümden önce hayatından.”[2]

Dünyevi ve uhrevi planda başarı, vaktin verimli kullanılması ile mümkündür. Bu bağlamda, merhum Malik el-Şahbaz, yani Malcolm X’in şu sözü de hatırlanmaya değerdir: “Benim hiç tahammül edemediğim kimseler, saat kullanmayan kimselerdir. Çünkü bu tip insanlar zamanın farkında olmazlar. Her işimizde başarıyı ya da başarısızlığı belirleyen, zamana verdiğimiz değer ve duyduğumuz saygıdır.”

Kıymetli Müslümanlar!

Miladi yılbaşına yaklaştığımız bu günlerde içerisinde yaşadığımız çoğunluk toplum kendi dinî ve kültürel değerleri çerçevesinde Noel kutlamaları yapmakta ve yılbaşı eğlenceleri tertip etmektedirler. Tabii ki her toplumun kendi dinî ve millî bayramlarını kutlamaları en tabii haklarıdır. Farklı din mensuplarının, karşılıklı medeni ilişkiler içerisinde birbirlerinin bu özel günlerini saygıyla karşılamaları toplumsal huzur ve barışın gereklerindendir. Müslümanlar da bu bağlamda kendi bayramlarına sahip çıkıp kutlamaları dinî ve kültürel kimliklerinin yaşatılması bakımından önemlidir.

Bir yılı daha geride bırakıp yeni bir yıla girerken geçmişin muhasebesini yapmak her bir Müslüman’ın en asli görevlerindendir. “Hesaba çekilmeden önce nefsinizi hesaba çekin.” düsturundan hareketle geçmiş bir yılı muhasebe etmeli; eksiklerimizi ve yanlışlarımızı iyi tespit edip değerlendirmeliyiz. İşte yıl sonu gibi zaman dilimleri muhasebe için bir fırsat sunmaktadır. Her gelen yılın, her doğan günün, alıp verdiğimiz her nefesin bir emanet olduğunu ve bunlardan mutlaka sorumlu tutulacağımızı bilmemiz gerekir. Yeni bir yılı karşılama adına ölçüsüz, sınırsız, haramın ve israfın yoğun bir şekilde işlendiği eğlence ortamlarından uzak durulması bizim önemli hassasiyetlerimiz arasındadır. Bu vesile ile yeni miladi yılın bütün insanlığa huzur, barış, bereket ve adalet getirmesi temenni eder, Rabbimizden cümlemize aşırılık ve israftan uzak, istikamet üzerinde bir hayat bahşetmesini dileriz.

[1] İnşirâh suresi, 94:7
[2] Hâkim, el-Müstedrek, IV, 341.

Hutbe-Yeni Miladi Yıla Başlarken

Hutbe-Arapça

PHP Code Snippets Powered By : XYZScripts.com