İslam Toplumu Millî Görüş (IGMG) Genel Sekreteri Ali Mete Almanya Federal Hükûmeti’nin bir soru önergesine (Drucksache 21/2152) verdiği yanıt sebebiyle bir açıklama yaptı. Buna göre 2025 yılının ilk dokuz ayında 930 İslam karşıtı suç kaydedildi. “Bu yıl şu ana kadar Almanya’da Müslümanlara ve kurumlarına yönelik her gün üç buçuk saldırı gerçekleşti. İslam Toplumu Millî Görüş olarak daha tutarlı bir cezai kovuşturma ve Müslümanlar için daha iyi koruma talep ediyoruz.” diyen Mete sözlerini şöyle sürdürdü:

“Federal Kriminal Dairesinin rakamları gösteriyor ki, Müslümanlar Almanya’da hâlâ yeterince korunmuyor. Özellikle bu yılın ilk dokuz ayı içerisinde camilere 31 saldırı yapılmış olması, dinî kurumların çoğu zaman yeterli güvenlik yapıları olmadan idare etmek zorunda kaldığını ortaya koyuyor. İbadethanelere yapılan her saldırı, inanç özgürlüğüne ve ülkemizde barış içinde bir arada yaşama ilkesine yapılan bir saldırı anlamına geliyor.

Kaydedilen suçların 794 tanesinin sağcı cenaha atfedilmesi Müslüman karşıtı ırkçılığın aşırı sağcı ideolojilerle yakından bağlantılı olduğunu açık bir şekilde ortaya koyuyor. Aynı zamanda, vakalar sonrası tutuklama sayılarının son derece düşük olması, hatta birçok vakada tutuklama emirlerinin dahi olmaması suçlar, soruşturulan failler ve fiilî neticeler arasında endişe verici bir uçurum olduğunu gösteriyor. Birçok Müslüman bu tutarsızlığı güvenliklerinin açıkça özel bir öncelik taşımadığının acı bir göstergesi olarak algılıyor.

İslam Toplumu Millî Görüş olarak, belirgin siyasi önceliklerin belirlenmesini talep ediyoruz. Camileri güvenilir bir şekilde koruyan bir güvenlik yapısı; İslam karşıtı kışkırtmaları erken aşamada önleyen bir önleme sistemi, tutarlı ve şeffaf bir şekilde yürütülen cezai kovuşturmalar olmalı. Müslüman karşıtı ırkçılık sadece hissedilen bir sorun değil, insanları inciten, aileleri tedirgin eden ve devlet kurumlarına olan güveni zayıflatan, ampirik olarak kanıtlanmış gerçek bir tehdittir.

Devlet, vatandaşlarını korumakla yükümlüdür. Ne yazık ki bu yükümlülük yeterince yerine getirilmiyor. İslam karşıtı şiddetle, diğer her türlü grup karşıtı düşmanlık gibi aynı kararlılıkla mücadele edilmelidir. Ülkemiz herkese eşit onur ve eşit güvenlik sunulan bir yer olma iddiasını ancak bu şekilde yerine getirebilir.”