Cemiyet Haberleri

Aliya İzzetbegoviç Rotterdam’da anıldı

23 Temmuz 2010

Nihat Ulusoy'un okuduğu Kur'an-ı Kerim ile başlayan programda üniversiteliler başkanına vekaleten Taha Yılmaz kısa bir selamlama konuşması yaptı. Federasyon Başkanı Mehmet Yaramış İzzetbegoviç'in bizler için neden önemli olduğunu şu cümlelerle açıkladı; “Aliya İzzetbegoviç Türklerin Batılılaşmak adına üç yüz yıldır katılma  mücadelesi verdikleri   bir topluluğun; yaşadığı yerde yaşayan ve orada İslam'a yönelmenin bir mücadelesini veren kişinin adıdır.”

Yaramış Balkanlarda yaşayan Müslümanların çeşitli zulümlere uğrayarak tüm değerlerinin yok sayıldığını anımsatarak, o dönemlerde yaşananların neler  olduğunu Aliya'nın kendi yazdığı “Tarihe tanıklık” kitabında çok net bir şekilde görüldüğünü belirterek, kendisinin bu eserden çok istifade ettiğini ve bu kitabı herkese tavsiye ettiğini söyledi. Avrupa'daki biz Müslümanlar Aliya İzzetbegoviç'i örnek alabiliriz diyen Yaramış sözlerini şöyle sürdürdü, “Aliya İzzet Begoviç'i  Aliya İzzetbegoviç yapan değerler, İslami değerleridir. Osmanlının o yüksek  İslam ahlakı ve değerleridir. Aliya daha çocukluğundan itibaren dindar kişiliği ile ön plana çıkar. 6 yaşındayken Kur'an kursuna gider, çocuk olmasına rağmen sabah namazlarını camide kılmaktadır. Aliya anılarını kaleme alırken o günleri şöyle anlatıyor; 'Kişiliğimin oluşmasında ailemin etkisi çok büyük. Büyük annem çok dindar bir insandı. Onu çok seviyordum ve dolayısıyla onun sevdiği her şey bana da çok sempatik geliyordu' bizler de bunu örnek alarak İslami duyarlılığımızı artırmalıyız.”

Yaramış gençlere yaptıkları böyle değerli programlardan ötürü kendilerine teşekkür ettiğini ve bu programların devamını beklediğini söyleyerek sözlerini tamamladı.

Daha sonra kürsüye gelen günün konuğu IGMG Balkanlar Sorumlusu Eddin Salvaviç Türkçe olarak Aliya İzzetbegoviç'i slayt eşliğinde anlattı: “Aliya İzzetbegoviç, bundan tam 7 sene önce Saraybosna hastanesinde 19 Ekim 2003 günü vefat etti. Aliya'nın hikayesi, özgür ve bağımsız Bosna'nın hikayesi demek aslında. Çünkü Aliya'nın fikri gelişimi, mücadelesi, azmi, sabrı bir toplumun kimliğine sahip çıkarak yeniden tarih sahnesine çıkışının öyküsü bir bakıma. Tito'nun ölümü ile parçalanma aşamasına gelen Yugoslavya, Avrupa'nın göbeğinde adım adım iç savaşa gidiyordu ve Boşnakların önüne iki seçenek konmuştu. Ya Sırplara katılacaklar ya da yok olup gideceklerdi. Kuzeyle güney, faşizmle komünizm, Sırplarla Hırvatlar, katholiklerle Ortadokslar.. Tarih boyunca hep arada kalan Boşnaklar yine bir yol ayrımındaydılar. Daha önce de üçüncü yolu seçmişlerdi, bu kez yine öyle yapıyorlardı: Sırplara katılmak ya da savaşarak yok olmak yerine direnerek ayakta kalmayı seçiyorlardı. Bu üçüncü yolun kahramanı ise Sırpların hiç hesaba katmadığı bir isimdi: Aliya İzzetbegoviç. Üsküdar'a  uzanan bir aile öyküsü. Uzun ve çileli 78 yılın sonunda hayata gözlerini yuman Aliya İzzetbegoviç'in hikayesi Üsküdar'a kadar uzanıyor. Aynı adı taşıyan dedesi Aliya İzzetbegoviç, Üsküdar'da askerlik yaparken tanıştığı Türk kızı Sıdıka'yı sevmiştir. Dede İzzetbegoviç askerliği müteakip Sıdıka ile evlenerek Şamats'a döner. Bu evlilikten 5 erkek çocuk dünyaya gelir. Aliya'nın babası Mustafa da Şamats'ta doğmuştur. Aliya, 8 Ağustos 1925'te Şamats'ta doğduktan 2 yıl sonra Saraybosna'ya taşınırlar. Cenaze törenine gelen Fransız filozof ve şair Bernard Ankry Levy 'O İslam'ın Batılı yüzünü temsil eden örnek, müstesna bir kişiydi' şeklinde görüşlerini açıkladı. Levy savaş süresince de Aliya ile sık sık görüşen ve fikirlerini Fransa kamuoyuna yansıtan bir isimdi Aliya için 'Kaybımız çok büyük. Keşke onu anlayabilseydik'demiştir.”

Üniversitelilere böyle bir program düzenledikleri için teşekkür eden Eddin Salvaviç, Aliya'yı anmanın aynı zamanda gençleri ve üniversitelileri anmak anlamına geldiğini hatırlattı.  Salvaviç, Aliya İzzetbegoviç'in Balkanlardaki tüm Müslümanların gönüllerinde taht kuran unutulmaz bir lider olduğunu söyledi.  IGMG'nin Bosna-Hersek savaşında çok önemli insani yardımlar yaptığını belirten Salvaviç, Aliyya'nın yaşadığı dönemlerde Avrupa IGMG başkanları ile görüşmelerinin fotoğraflarını da perdeye yansıttı.

Programda Boşnak gitarist Tefik okuduğu Boşnak ezgileri ve bilhassa ünlü Boşnak sanatçısı Dino Merlin'in Aliya İzzetbegoviç için bestelediği 'sen olmasaydın' adlı eseri seslendirerek dinleyenlere duygulu anlar yaşattı. Program okunan Kur'an tilavetiyle  hitam buldu.(ik)

  
 

PHP Code Snippets Powered By : XYZScripts.com