auhterem Müslümanlar,

Hayatımızın süsü, gözlerimizin nuru olan çocuklarımız, Yüce Allah’ın bize verdiği en büyük nimetlerdendir. Her birisi nadide birer çiçek gibi olan yavrularımıza karşı sorumluluklarımız vardır. Yoksa bahşedilen bu nimetlerin kadir ve kıymetlerini bilemeyiz. Bu sorumlulukların başında ise onları iyi eğitip güzel terbiye etmemiz gelir. Allah, bizi bunlardan sorguya çekecektir. Bu görevi yerine getirmemiz ise, bizim için ebedî mükafat sebebi olacaktır. Cenab-ı Hak, bu konuda şöyle buyurmaktadır: “Çocuklarınızın ve mallarınızın, sizin için bir imtihan olduğunu ve  büyük mükafatın,  kesinlikle Allah katında bulunduğunu bilin.” [8:28] Sevgili Peygamberimiz (sav) de, çocuklarımıza karşı olan sorumluluklarımızı şu mübarek sözleri ile dile getirmektedir: “Hepiniz yöneticisiniz ve yönetiminiz altında bulunanlardan sorumlusunuz.”(Riyazu’s-Salihin, s. 281 H. No: 657) “Çocuklarınıza güzel davranıp iyilikte ve ikramda bulununuz. Onları en güzel şekilde terbiye ediniz.” (İbn Mâce, Edep 368, C. II/1211)

 

Aziz Mü’minler,

Çocuklarımıza karşı birinci derecede görevimiz, onları Allah’ın razı olacağı bir edep ve ahlak çerçevesinde eğitip yetiştirmemizdir. Güzel ahlak ve terbiyeyi çocuk ilk önce aile ocağından alır. Ailenin sergilediği tavırlar bir fotograf makinası gibi çocuk tarafından alınır ve hayat boyu o resim kareleri çocuğun hayatında yansır. Sevgi ve hoşgörüye dayanan bir tavrı ailesinden öğrenen çocuk, gelecekte toplum hayatına çok daha kolay bir şekilde uyum sağlar. Çeşitli suçlara bulaşmış olan çocukların, genellikle sağlıklı bir aile ve çevreden yoksun olarak yetiştiği araştırmalarla ortaya çıkmıştır. Bundan dolayıdır ki,  aile içinde verilen eğitimin yanında, çocuklarımızın hangi çevrede yetiştiklerini ve kimlerle ilişki kurduklarını da takip etmek zorundayız. Alkol, uyuşturucu, kumar vs. hertürlü zararlı alışkanlıklardan onları korumalıyız. Aksi takdirde gözlerimizin nuru biricik yavrularımız gözlerimizin önünde elimizden alınmış ve suç batağına itilmiş olurlar. İşte bu sebeple  Yüce Rabbimiz, “Ey Müminler! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun.” [67:6] buyurarak bizleri tekrar tekrar uyarıyor. Bu ayetle ilgili olarak Hz. Ömer (ra), Sevgili Peygamberimiz (sav)’e: “Yâ Rasulallah! Kendimizi ateşten koruruz. Ancak çocuklarımızı nasıl koruyabiliriz?” diye sordu. Allah’ın Rasûlu (sav) şöyle cevap verdiler:  “Allah’ın sizi nehyettiği şeylerden onları sakındırır ve Allah’ın size  emretiği şeyleri onlara emrederseniz ve bu şekilde onları korumuş olursunuz”  (Elmalılı Tefsiri, VII/5122)

 

Değerli Mü’minler,

Okulların yeniden ders başı yaptığı dönemin hemen başında bulunduğumuz şu günlerde konuyu önemine binaen bir daha güdeminize getiriyoruz ki, çocuklarımıza ve almak durumunda oldukları eğitimlerine biraz daha özen gösterelim. Onları takip edelim, derslerini, arkadaşlarının kimler olduğunu ve haşır neşir oldukları çevrelerini kolaçan edelim. Onlar bizim geleceğimizin teminatı olan nadide varlıklardır. Dolayısı ile bizim ve onların geleceklerini karartacak tehlikelerden onları korumamız  ve Efendimiz (sav)’in, “Bir baba evladına iyi bir terbiyeden daha güzel bir miras bırakamaz”  (Tirmizi, Birr, H.No: l953, C. IV/338)  hadis-i şerifini, hiç unutmamamız gerekir.

 

IGMG İrşad Başkanlığı